Hakların Kaybedilmesi

    Hakkın kaybedilmesi, hak sahibi ile hak arasındaki ilişkinin sona ermesidir. Bir hak hukuki bir işlem veya eylem neticesinde tamamen ortadan kalkıyorsa hakkın mutlak kaybı; hak tamamen ortadan kaybolmuyor, ancak herhangi bir şekilde el değiştiriyorsa hakkın nispi kaybı söz konusudur.

    Hakkı sona erdiren hukuki olaylardan en önemlisi ölümdür. Ölüm ile kişilik sona erdiğinden ölenin kişiliğine bağlı olan hakları ile bazı malvarlığı hakları tamamen kaybolur. Ölenin malvarlığına ilişkin haklarının pek çoğu ise mirasçılarına geçer.

    Hakkın konusunu oluşturan eşyanın yok olması (telef olması) hakkı sona erdiren bir başka nedendir.

   Zorlayıcı neden (mücbir sebep) ve beklenmeyen hal (kaza) nedenleriyle de hak sona erebilir. Zorlayıcı neden, hayatın normal akışına göre önüne geçilemeyen ve önceden öngörülmesi veya tedbir alınması mümkün olmayan nedendir. Beklenmeyen hal, önceden tahmin edilemeyen ve ancak olağanüstü bir gayret ve özen ile önüne geçilebilecek olan durumlardır. Beklenmeyen hal borçlu yönünden ortaya çıkan özel ve iç etkenin neticesidir.

    Bazı hakların kullanılması süreye bağlı olup, belirli zaman diliminin geçmesi hakkı sona erdirir. Örneğin kişinin 18 yaşını doldurması veya başka bir şekilde ergin olması ile anne ve babanın çocuk üzerindeki velayet hakkı sona erer. Hak düşürücü süreye tabi olan bir hakkın bu süre içinde kullanılmaması halinde ise sadece dava hakkı değil bizzat hakkın kendisi de düşer.

    Hukuki fiiller ile de hak sona erebilir. Örneğin boşanma davası açmadan önce kişinin zina eden eşini affetmesi, onun bu nedene dayanarak boşanma davası açma hakkını sona erdirir. Hukuki işlemlerle de hakkın kaybedilmesi mümkündür.